Türkçede Fransızca Kökenli Kelimeler -Bölüm III

Birinci bölümü okumak için buraya tıklayınız.

İkinci bölümü okumak için buraya tıklayınız.

FransızcaTürkçeAçıklama
CavalierKavalyeİtalyanca cavaliere’den ödünç alınmıştır, kendisi de Eski Oksitanca cavalier’den, Geç Latince caballārius’tan ödünç alınmıştır. Atlı anlamına gelmektedir. Şövalye ile aynı etimolojik kökene sahiptir. Dilimizde bir kadına eşlik eden erkek dar anlamıyla kullanılmaktadır.
CasaqueKazakHer iki dilde de geniş kollu erkek dış giysisine verilen isim. İhtimalle İtalyanca casacca kelimesinden gelmektedir. Farsça کژاغند (“kollu giysi”), کژ (kaž, “ipek”) + آغند (“doldurulmuş).
CollierKolyeEski Fransızca coler’den, Geç Latince collāre’den (boynu bağlamak) miras kalmıştır. İngilizce’deki collar ile aynı kökenden gelmektedir.
CorsetKorseEski Fransızca cors (“vücut”) + -et.
ChrysanthèmeKrizantemAntik Yunanca χρυσάνθεμον (khrusánthemon) sözcüğünden ödünç alınmıştır. χρυσός (khrusós, “altın”) + ἄνθεμον (ánthemon, “çiçek”).
LevierLevyeLever (kaldırmak) + -ier’den. Kaldıraç anlamına gelmektedir.
LycéeLiseLatince lyceum, Eski Yunanca Λύκειον (Lúkeion) (Aristoteles’in okulunu kurduğu Atina yakınlarındaki bir gymnasium veya atletik eğitim tesisinin adı), Λύκειος (“Likyalı” veya “kurt öldüren”).
MaquillageMakyajMaquiller + -age’dan. Maquieller köken olarak yapmak/etmek/inşa etmek anlamına gelmektedir.
MandatMandaLatince mandātum, mandō (“eline koymak, emretmek”), Proto-Hint-Avrupa *man- (“el”) + *dʰeh₁- (“koymak”) sözcüğünden alıntıdır. Hayvan olan manda ile karıştırılmamalıdır.
MaillotMayoEski Fransızca mailloel’den, maille’den. Maille ise esnek ve hatta gevşek bir kumaş oluşturmak için iç içe geçen bir tekstil ipliğinin ilmeklerinden her birine verilen addır.
MaîtresseMetresFrom maître (“master”) +‎ -esse (“-ess”). Aslında kadınefendi/hanımefendi manasına gelse de dilimizde anlam kaymasına uğramış şekilde güncel olarak kullanılmaktadır.
MuguetMügeEski Fransızca muguete, muguede (nois muguete (“hindistan cevizi”) gibi), Latince muscāta, muscātus’un (“misk”) dişili, Eski Yunanca μόσχος (móskhos), Orta Farsça mwšk’ (/*mušk/, “misk”), nihayetinde Sanskrit मुष्क (muṣka, “testis”), salgı bezinin şekli benzerdir.
MuséeMüzeLatince mūsēum’dan (“kütüphane, çalışma”), Eski Yunanca Μουσεῖον (Mouseîon), Müzlerin (ilham perilerinin) tapınağı (Μοῦσα (Moûsa)).
NoëlNoelOrta Fransızca Noël, Eski Fransızca Noel, Naël, Vulgar Latince *notālis, Latince nātālis [diēs Dominī] (“Rabbin doğum günü”) sözcüğünden ilk -a-‘nın -o-‘ya dissimilasyonu ile miras kalmıştır.
VitrineVitrinLatince vitrum (“cam”) etimonundan sonra yeniden biçimlendirilmiş verrine’den. Eşzamanlı olarak, vitre (“cam bölmesi”) + -ine’den.
OmeletteOmletMuhtemelen güney kökenli, Lat. ovum “yumurta” sözcüğünden, alumecte “id” sözcüğünün varyantı olan *alemette sözcüğünün metateziyle amelette sözcüğünden türemiştir.
ValiseValizOrta Fransızca valise, Ortaçağ Latince valesia, valixia, Geç Latince valisia, muhtemelen Galce *valisia (“deri çanta”), Proto-Keltçe *val- (“içine almak, çevrelemek”), Proto-Hint-Avrupa *welH-‘den miras kalmıştır. Ya da muhtemelen Arapça وَلِيهَة (walīha, “büyük çanta”) sözcüğünden.
PantalonPantalonİtalyanca Pantalone’den, commedia dell’arte’de hortumu ayaklarına inmiş olarak tasvir edilen bir karakter. Bu isim geleneksel olarak şehit Aziz Pantaleon ile ilişkilendirilir, Antik Yunanca Παντελεήμων (Panteleḗmōn), “her şeye merhamet eden” anlamına gelen bir isimdir.
PèlerinePelerinPèlerin + -ine’den. Klasik Latince peregrīnus’un asimile edilmiş bir şekli olan Kilise Latincesi pelegrīnus’tan miras kalmıştır. Peregrinus yabancı veya seyyah anlamına gelmektedir.
PélicanPelikanLatince pelecānus, Eski Yunanca πελεκάν (pelekán), πέλεκυς (pélekus, “balta”).
PipettePipetPipe + -ette’den. Küçük boru, borucuk anlamına gelmektedir.
PionPiyonEski Fransızca peon’dan, Geç Latince pedōnem’den, Latince ped- (“ayak”) sözcüğünden türetilmiştir. Piyade olarak tercüme edilebilir.
PolonaisePolonezFransızca Polonyalı kelimesinin feminen formu. Türkçe’de de Polonezköy örneğinde olduğu gibi Polonyalı/Leh anlamında kullanılmaktadır.
ToiletteTuvaletToile (“giysi/kumaş”) + -ette’den. Bir bez parçası, özellikle bazı zanaatkarların ve gezgin tüccarların mallarını sardıkları bez olan ilk anlamı yerine, dilimizde ikincil anlamı olan toplum içinde görünmek için hazırlanma eylemi (kişinin saçını taraması, makyaj yapması, giyinmesi, vb.) de değil bu eylemin yapıldığı yer olabilecekken yanlış olarak halk arasında hela anlamında kullanılmaktadır.
Tire-bouchonTirbuşonTirer + bouchon’dan. Tirer “çekmek” anlamına gelirken, bouchon ise tıpa anlamına gelmektedir. Orta Fransızca bouchon (“kenevir veya yeşillik demeti, meşe sakızı”), bousche (“bir avuç saman, dal demeti”), Vulgar Latince bosca (“fırça, dal demeti”), Frankça *bosc (“çalı”) sözcüğünden alıntıdır.
Rendez-vousRandevuSe rendre fiilinin ikinci çoğul şahıs emir kipi; se rendre ise “hareket etmek, gitmek” anlamına gelmektedir. Je sortis pour me rendre à mon atelier (Gobineau, Pléiades, 1874, p. 68) Atölyeme gittim (Gobineau, Pléiades, 1874, s. 68).
RéclameReklamRéclamer fiilinden. Otoritesine, tanıklığına veya garantisine başvurmak anlamına gelmektedir ancak aynı zamanda şikayet etmek/protesto etmek anlamına da gelmektedir. Dilimizde farklı bir anlama kavuşmuştur. Ancak asıl anlamı argoda korunmaktadır. “Bizi el aleme reklam ettin!”
RougeRujModern Fransızca’da kırmızı demektir. Orta Fransızca rouge, Eski Fransızca roge, rouge, Latince rubeus’dan miras kalmıştır. Genellikle kullanılan dudak boyaları kırmızı renkte olduğu için renk, o renge sahip olan makyaj malzemesi anlamında dilimizde kullanılmaktadır.
SandaletteSandaletSandale + -ette’den. Kilise Latincesi sandalium’dan, Eski Yunanca σανδάλιον (sandálion), σάνδαλον’un (sándalon, “sandal”) küçültülmüş hali. Sandal ağacından yapıldığı için bu isim verilmiş olabilir.
SaucisseSosisEski Fransızca saucice’den, Geç Latince [farta] salsīcia’dan, nihayetinde Latince sāl’den (“tuz”) miras kalmıştır. Köken olarak tuzlama -tuzlanmış anlamına gelse de günümüzde her iki dilde de işlenmiş et ürününü adlandırmak için kullanılmaktadır.

Yorum bırakın