Burç kelimesi Arapça’dan dilimize geçmiş bir kelime olup kökeninin Aramice/Süryanice burga varılacak yer/yolcular için durak yeri olduğu bilinmektedir. Arapça’ya geçen bu kelime aynı zamanda takımyıldızların her birini tarif etmek için de kullanılmıştır.

Batı astrolojisinde astrolojik burçlar, Dünya’nın Güneş etrafındaki 360 derecelik yörüngesini oluşturan 30 derecelik on iki bölgedir. Burçlar, Koç’un İlk Noktası olarak bilinen baharın ilk gününden, yani ilkbahar ekinoksundan itibaren sıralanır. Astrolojik burçlar Koç, Boğa, İkizler, Yengeç, Aslan, Başak, Terazi, Akrep, Yay, Oğlak, Kova ve Balık burçlarıdır. Batı zodyağı Babil astrolojisinden kaynaklanmış ve daha sonra Helenistik kültürden etkilenmiştir. Her burç adını, güneşin gökyüzünden geçerken her yıl içinden geçtiği bir takımyıldızdan almıştır. Ancak dilimizdeki karşılıkları bu takımyıldızlardan ziyade bunların açıklaması (gloss) olan kelimelerden almışlardır.
| UnIcode karakter | Latince ismi | açıklaması | grek ismi (roma harfleriyle) | sümer babil ismi |
|---|---|---|---|---|
| ♈︎︎ | Aries | Koç | Κριός (Krios) | MUL LU.ḪUN.GA “Agrarian Worker“, Dumuzi |
| ♉︎︎ | Taurus | Boğa | Ταῦρος (Tauros) | MULGU4.AN.NA “Divine Bull of Heaven” |
| ♊︎︎ | Gemini | İkizler | Δίδυμοι (Didymoi) | MULMAŠ.TAB.BA.GAL.GAL “Great Twins“ |
| ♋︎︎ | Cancer | Yengeç | Καρκίνος (Karkinos) | MULAL.LUL “Crayfish“ |
| ♌︎︎ | Leo | Aslan | Λέων (Leōn) | MULUR.GU.LA “Lion“ |
| ♍︎︎ | Virgo | Bakire | Παρθένος (Parthenos) | MULAB.SIN “The Furrow”* *”The goddess Shala‘s ear of grain” |
| ♎︎︎ | Libra | Terazi | Ζυγός (Zygos) | MULZIB.BA.AN.NA “Scales” |
| ♏︎︎ | Scorpio | Akrep | Σκoρπίος (Skorpios)[49] | MULGIR.TAB “Scorpion“ |
| ♐︎︎ | Sagittarius | (Centaur) Okçu | Τοξότης (Toxotēs) | MULPA.BIL.SAG, Nedu “soldier“ |
| ♑︎︎ | Capricornus | Dağ Keçisi veya “Keçi boynuzlu” Deniz-Keçisi | Αἰγόκερως (Aigokerōs) | MULSUḪUR.MAŠ “Goat-Fish” of Enki |
| ♒︎︎ | Aquarius | Sürahi | Ὑδροχόος (Hydrokhoos) | MULGU.LA “Great One”, later qâ “pitcher” |
| ♓︎︎ | Pisces | İki Balık | Ἰχθύες (Ikhthyes) | MULSIM.MAḪ “Tail of the Swallow”; DU.NU.NU “fish-cord” |
Koç
Yunan Mitolojisi’nde koç sembolü, Boeotian kralı Athamas’ın çocukları Phrixus ve Helle’yi kurtaran ve Altın Post’u sağlayan uçan koç Chrysomallus’a dayanır. Koç ile genellikle bir akbaba ile resmedilen ve kökeni Dorca ἀρά (ara) “bela, yıkım, lanet, beddua “nın İonik biçimi olan ἀρή’den (arē) gelen savaş tanrısı Ares arasında bir bağlantı yoktur.
![]()
Χρυσόμαλλον (Altın Saçlı)
Sümer-Babil’deki kökeni Dumuzi (Tammuz) aynı zamanda dilimizdeki Temmuz ayına da ismini vermiştir. Temmuz’un lakabı Çoban Temmuz idi ve yeniden diriliş, bereket ve hasat tanrısı olarak inanılmıştır. Temmuz ayının en önemli besin kaynağı olan buğdayın hasat ayına denk gelmesi de dikkat çekicidir.
Boğa
Boğa burcu, birçok eski pagan kültüründen gelen çeşitli efsaneler ve boğa tapınmasıyla ilişkilendirilir. Mezopotamyalılar arasında oluşturulan ilk burçtur ve o dönemde, yani Erken Tunç Çağı’nda, yaklaşık MÖ 4000’den MÖ 1700’e kadar Güneş’in ilkbahar ekinoksunda yükseldiği takımyıldızı olduğu için ona “Cennetin Büyük Boğası” adını vermişlerdir.
Daha çok Cennetin Boğası (Sümerce: gu₄.an.na) olarak bilinen Gugalanna (Sümerce gu.gal.an.na, “Cennetin Büyük Boğası”), antik Mezopotamya dininde Sümer kökenli bir tanrı ve bugün Zodyak’ın on iki burcundan biri olan Boğa olarak bilinen takımyıldızdı.
Grekler kökeni korumuş ancak Prenses Europa’yı Fenike kıyılarından alıp Girit’e kaçıran Zeus’un Boğa’sının burçlar kuşağına yansıması olarak yerelleştirilmiştir. Bazı yazarlar bu burç için mitolojideki diğer bir boğayı, Girit Boğa’sını ileri sürer. Poseidon’un kral Minos’a armağanı olan bu boğa, kraliçe Pasiphae’den Minotauros’un babası olan ve azgınlığından dolayı Herakles’in 7. görevinin konusu olduktan sonra Theseus tarafından öldürülen boğadır.

Sur şehrinde bulunan bir mozaik
Eski Ahit’e göre altın buzağı (עֵגֶל הַזָּהָב ‘ēgel hazzāhāv) Musa Sina Dağı’na çıktığında İsrailoğulları tarafından yapılan bir puttu (bir kült imgesi). İbranice’de bu olay ḥēṭə’ hā’ēgel (חֵטְא הָעֵגֶל) ya da “buzağının günahı” olarak bilinir. Bundan ilk olarak Çıkış Kitabı’nda bahsedilir.
Boğaya tapınma birçok kültürde yaygındı. Çıkış anlatısına göre İbranilerin yeni geldikleri Mısır’da Apis Boğası, bazılarının İbranilerin çölde yeniden canlandırdıklarına inandıkları benzer bir tapınma nesnesiydi; alternatif olarak, bazıları İsrailoğullarının ulusal tanrısı Yahve’nin dini asimilasyon ve senkretizm süreci boyunca bir buzağı/boğa tanrısıyla ilişkilendirildiğine veya bu şekilde resmedildiğine inanmaktadır. Bir kısmı daha sonra İsrailoğulları’na dönüşecek olan Kenanlılar arasında boğaya yaygın olarak Ay Boğası ve El’in yaratığı olarak tapılırdı.
İkizler
Babil astronomisinde Pollux ve Castor yıldızları Büyük İkizler olarak bilinirdi. İsimleri Lugal-irra ve Meslamta-ea idi, yani “Kudretli Kral” ve “Yeraltı Dünyasından Yükselen” anlamına geliyordu. Her iki isim de Babil’in önemli bir veba ve salgın hastalık tanrısı olan ve yeraltı dünyasının kralı olan Nergal’in unvanlarıdır.

Castor ve Pollux Heykelleri, Piazza del Campidoglio, Roma
Grek mitolojisinde İkizler burcu Castor ve Pollux efsanesiyle ilişkilendirilir. Pollux, Leda’yı baştan çıkaran Zeus’un oğluydu, Castor ise Sparta kralı ve Leda’nın kocası olan Tyndareus’un oğluydu. Castor bir ölümlü olduğu için öldüğünde, Pollux babası Zeus’a Castor’a ölümsüzlük vermesi için yalvarmış ve Zeus da bunu onları göklerde birleştirerek yapmıştır.
Yengeç
Yengeç (♋︎) (Yunanca: Καρκίνος), Yengeç takımyıldızından köken alan, zodyaktaki dördüncü astrolojik burçtur.
“Yengeç” Hint-Avrupa kökenli eski bir kelimedir ve “kaşımak” anlamına gelen bir kökten türemiştir. Eski Mısır’da Yengeç burcu bir bok böceği olarak düşünülmüş, Mezopotamya’da ise bir kaplumbağa ile temsil edilmiştir. Her iki durumda da burcu temsil eden hayvan, güneşi göklerde “iterek” yaz gündönümünü başlatıyor olarak algılanmıştır.
Latince cancer ‘yengeç’ için kullanılan genel bir kelimedir. Yunan mitine göre, Yengeç burcunun sembolü -genellikle bir yengeç, bazen de bir ıstakoz- Herakles’in ayağı altında ezilen ve kalıntıları Hera tarafından gökyüzüne yerleştirilerek Yengeç takımyıldızını oluşturan Karkinos’a (Yunanca: “Yengeç”) dayanmaktadır.

Hastalık anlamındaki kanser ‘yengeç’ ve anlamına gelen eski Yunanca καρκίνος’dan gelmektedir. Yunan hekimler Hipokrat ve Galen, diğerlerinin yanı sıra, yengeçlerin şişmiş damarları olan bazı tümörlere benzerliğine dikkat çekmişlerdir. Kelime İngilizce’ye modern tıbbi anlamıyla 1600 civarında girmiştir.
Aslan
Aslan (♌︎) (Antik Yunanca: Λέων) Zodyak’ın beşinci burcudur. Aslan takımyıldızına karşılık gelir ve Yengeç’ten sonra ve Başak’tan önce gelir. Geleneksel Batı zodyağı Aslan burcunu yaklaşık 23 Temmuz ile 22 Ağustos arasındaki dönemle ilişkilendirir ve burç göksel boylamın 120 ila 150. derecelerini kapsar.

Nemea Aslanı (Artist: Rebecca Wu) https://www.rebeccawu.art/nemean-lion
Aslan ateşle ilişkilendirilir ve modalitesi sabittir. Aslan takımyıldızı mitolojik Nemean aslanı ile ilişkilendirilir. Aslan, Yunan mitolojisinde çok önemli ve öne çıkan bir semboldür. Nemean aslanı (Yunanca: Νεμέος λέων) Yunan mitolojisinde Nemea’da yaşayan bir canavardı. Sonunda Herakles (Herkül) tarafından öldürülmüştür. Altın kürkü saldırılara karşı dayanıklı olduğu için ölümlülerin silahlarıyla öldürülemezdi. Pençeleri ölümlülerin kılıçlarından daha keskindi ve her türlü güçlü zırhı yok edebilirdi. Bibliotheca’da Photius, altın elmaları koruyan ejderha Ladon’un kardeşi olduğunu yazmıştır.
Mısırlılar “Knem” olarak adlandırdıkları bu takımyıldızına Nil Nehri’nin taşması sırasında ortaya çıktığı için taparlardı. Bu olay gelecek yıl için bol hasat anlamına geliyordu ve insanlar bunu yeryüzünden bir hediye olarak yorumlamışlardı. Mısır’ın hükümdarı Tutankamon’un altın tahtının oturma yeri ile ön ayaklarının birleştiği yerde aslan başları ve her bir ayağın ucunda gücü ve kraliyeti simgeleyen pençeli ayaklar bulunmaktadır.
Başak
Başak (♍︎) (Eski Yunanca: Παρθένος) (Latince “bakire” veya “bakir”), zodyaktaki altıncı astrolojik burçtur. Burç Astraea ile ilişkilendirilir. Grek mitolojisinde Astraea, Gümüş Çağı’nın sonunda tanrılar Olimpos’a kaçtığında Dünya’yı terk eden son ölümsüzdü – burcun Dünya ile ilişkisi buradan gelir. Başak takımyıldızına dönüşmüştür.
Göksel bakire Astraea, eski Yunan dininin bozulan beş İnsanlık Çağı’ndan biri olan Altın Çağ’da insanlarla birlikte yaşayan ölümsüzlerin sonuncusuydu. Demir Çağı’nda dünya yasadışı bir şekilde kasıp kavruluyordu. İnsanlar sadece altına göz dikerken, aile ve arkadaşlar birbirlerine güvenmiyordu. Ovid’e göre, Astraea Demir Çağı sırasında dünyayı terk etmiştir. İnsanlığın yeni kötülüklerinden kaçarak, Başak takımyıldızı olmak için göğe yükselmiştir. Yakındaki Terazi takımyıldızı, Latin kültüründe Justitia olarak takımyıldızına hükmettiği söylenen Dike ile olan sembolik ilişkisini yansıtmaktadır.

Boğanın üzerinde tasvir edilen Şala
Babil-Sümer’de karşılığı karık ya da Tanrıça Shala’nın tahıl başağı olarak betimlenmiştir. Şala (Šala) Mezopotamya’nın hava ve tahıl tanrıçası ve hava tanrısı Adad’ın eşiydi. Kuzey Mezopotamya kökenli olduğu ve adının Hurrice kökenli olabileceği varsayılmaktadır. Özellikle kocasının da kült merkezleri olarak kabul edilen Karkar ve Zabban’da tapınım görmüştür. İlk olarak Eski Babil döneminde görülmüştür, ancak benzer bir Sümer tanrıçası olan Medimsha’nın daha önceki zamanlarda Adad’ın muadili İşkur’un karısı olması mümkündür.
Bu noktada dilimize geçen ve bu takımyıldızı tarif eden başak kelimesinin ,sümer-Babil aslını devam ettirdiği görülmektedir.
Terazi
Bu burcun yıldızları burçlar kuşağının döngüsünde yarı yoldadır. Güneş bu takımyıldızdan geçerken gece ve gündüz eşit zamanlıdır, yani terazinin kefeleri aynı hizadadır. Denge ve eşitliği simgelediğinden adalet tanrıçaları Themis, Dike ve Astraeia’nın kişiliklerinde adaletin terazisi ile simgelenmiştir (Roma mitolojisinde Iustitia). Burçlar kuşağının tam ortasında olması da adalete verilen önemi vurgulamaktadır.

Francesco Bianchini tarafından inşa edilen Roma’daki Santa Maria Degli Angeli e dei Martiri Bazilikası’nın meridyen güneş çizgisinin bir tarafını süsleyen Terazi burcu (1702)
Terazi (♎︎) (Antik Yunanca: Ζυγός), Zodyak’ın yedinci astrolojik burcudur. 180°-210° göksel boylamı kapsar. Güneş bu burçtan ortalama olarak 23 Eylül ve 23 Ekim tarihleri arasında geçer. Terazi sembolü, ilahi hukuk ve geleneğin Yunan kişileştirmesi olan Themis tarafından tutulan Adalet Terazisi’ne dayanmaktadır. Modern Adalet Hanım tasvirleri için ilham kaynağı olmuştur. Terazi burcunun yönetici gezegeni Boğa burcu ile birlikte Venüs’tür. Terazi, bir nesne ile temsil edilen tek burçtur; diğer on bir burç ya bir hayvan ya da mitolojik bir karakter ile temsil edilir.
Batlamyus tarafından ayrı bir statü verilen tek takımyıldız Terazi’dir. Batlamyus’un zamanında Χηλαί (Chelae, “kıskaçlar” anlamına gelir) olarak bilinen Terazi, komşu takımyıldız Scorpius’un bir parçasıydı. Akrep’in pençelerini temsil ediyordu. Parlak yıldızları Zubeneschamali, Zubenelgenubi ve Zubenelhakrabi’nin isimleri sırasıyla “kuzey pençesi”, “güney pençesi” ve “Akrebin pençeleri” anlamına gelen Arapça ifadelerden türetilmiştir. Romalılar M.Ö. birinci yüzyılda şimdiki Terazi burcunun yıldızlarını terazi ile ilişkilendirmeye başlamış olsalar da Batlamyus takımyıldızını Chelae olarak adlandırmaya devam etmiştir. Takımyıldızının denge ile ilişkilendirilmesi Romalılarla başlamamıştır. Batlamyus’tan yaklaşık bin yıl önce takımyıldızını ZIB.BA.AN.NA ya da “cennetin dengesi” olarak bilen Babillilere kadar uzanır.
Akrep
Akrep (♏︎) (Antik Yunanca: Σκορπιός), Akrep takımyıldızından türeyen, zodyaktaki sekizinci astrolojik burçtur.
Grek mitolojisine göre, bir akrep olarak temsil edilmesi, Orion’un Grek efsanesi ve bir akrebin onu nasıl sokarak öldürdüğü ile ilgilidir (Orion’un gökyüzünde Scorpius yükselirken batmasının nedeni olduğu söylenir). Bir başka Yunan efsanesi, deneyimsiz genç Phaethon tarafından sürülürken bir akrebin Güneş’in atlarının nasıl savrulmasına neden olduğunu anlatır.

Scorpius ve Orion Yunan mitolojisinde sıklıkla iç içe geçmiştir. Bir efsaneye göre, Orion yeryüzündeki her hayvanı öldüreceğiyle övünürdü. Tanrıça/avcı Artemis ve annesi Leto, Orion’u öldürmesi için bir akrep göndermişlerdir. Zeus, savaşı kazandıktan sonra akrebi göklere yerleştirmiştir. Başka bir efsanede, Artemis’in ikiz kardeşi tanrı Apollon, Artemis’ten daha iyi bir avcı olduğunu iddia ettiği için sinirlenmiş ve Orion’a saldırması için bir akrep göndermiştir. Zeus, Orion ve Scorpius’u gökyüzüne koymuştur, ancak yılın farklı zamanlarında görülebilirler.
Yay
Yay (♐︎) (Yunanca: Τοξότης), Yay takımyıldızı ile ilişkili olan ve zodyakın 240-270. derecelerini kapsayan dokuzuncu astrolojik burçtur. Yunan mitolojisinde Yay burcu, Truva Savaşı’nın Yunan kahramanı Aşil’e okçuluk konusunda akıl hocalığı yapan centaur Chiron ile ilişkilendirilir.

Ya ok ve yay atan bir centaur ya da bir yay boyunca çekilmiş bir ok ile temsil edilir. Sagittarius’un atlı bir okçu olarak tanımlanması Babilliler tarafından M.Ö. 11. yüzyıl gibi erken bir tarihte yapılmıştır. Yarı insan yarı at olan Sagittarius, mitolojinin centaur’u, yüksek zekası Yeryüzü ile Gökyüzü arasında bir köprü oluşturan bilgili şifacıdır. Okçu olarak da bilinen Sagittarius, ok ve yay sembolüyle temsil edilir. Ancak dilimize geçerken bu anlatının sadece yay kısmı alınmıştır.
Satyrler gibi centaurlar da vahşi, şehvet düşkünü, içkiye ve eğlenceye aşırı düşkün, sarhoş olduklarında saldırgan ve genellikle kültürsüz suçlular olarak ün salmışlardı. Buna karşılık Chiron zeki, medeni ve nazikti, çünkü soyu nedeniyle diğer centaurlarla doğrudan akraba değildi. Titan Cronus ile Okyanuslu Philyra’nın oğluydu.
Oğlak
Oğlak (♑︎) (Yunanca: Αιγόκερως) toplam on iki burçtan zodyaktaki onuncu astrolojik burçtur ve kökeni keçi olan Capricornus takımyıldızına dayanır. Oğlak burcunun geleneksel olarak deniz keçisi olarak nitelendirilmesi ile Sümerlerin bilgelik ve sular tanrısı arasında bir bağlantı var gibi görünmektedir; bu tanrı da bir keçinin baş ve üst gövdesine ve bir balığın alt gövdesi ve kuyruğuna sahiptir.

Bu parça Burrington, Somerset, Birleşik Krallık’ta metal dedektörü kullanan bir kişi tarafından bulunmuştur ve şu anda Birleşik Krallık’ın güneybatısındaki Taunton, Somerset’te bulunan Somerset Müzesi’nde muhafaza edilmektedir. Kabaca Britanya’nın Roma işgali sırasında MS 1. veya 2. yüzyıla tarihlendirilmiştir.
Keçinin sıklıkla temsil edildiği balık kuyruğunun bir açıklaması, canavar Typhon’dan kaçınmak için tam hayvan şekline dönüşürken suya atlayan Pan’ın Yunan efsanesinde bulunur. Suyun üstündeki yarısı keçi şeklini alırken, alt yarısı, yani kuyruğu balık şeklini almıştır.
Diğer zodyak takımyıldızları gibi Oğlak burcu da ilk olarak Yunan astronom Claudius Ptolemy tarafından MS 2. yüzyılda Almagest adlı eserinde kataloglanmıştır. Yunan mitolojisinde bu takımyıldızı vahşi doğa tanrısı Pan ve Zeus’u çok gençken emziren keçi Amalthea ile ilişkilendirilir.
Kova
Kova (♒︎) (Yunanca: Υδροχόος), Aquarius takımyıldızından köken alan, zodyaktaki on birinci astrolojik burçtur.
Kova burcu genellikle Yunan mitolojisinde Kral Tros’un oğlu Ganymede ile ilişkilendirilir. Ganymede, Zeus’un dikkatini çeken güzel bir Truvalı gençti ve bu da tanrının kendisini bir kartal (Aquila takımyıldızı tarafından temsil edilir) olarak gizlemesine ve tanrılara kadeh taşıyıcısı olarak hizmet etmesi için onu Olimpos’a götürmesine neden olmuştur. Hikayedeki sürahi ya da kadeh figürü dilimizde kaybolmuş ve su taşımakta kullanılan başka bir nesne olan kova halini almıştır. Başka bir hikâyede bu takımyıldızı, karısı Pyrrha ile birlikte büyük tufandan kurtulan Prometheus’un oğlu Deucalion’u temsil eder.

Versailles’da Pierre Laviron tarafından yapılan Ganymède Médicis (1684-1685). Kaynak: Gaudry Daniel
Babil mitolojisinde Kova GU.LA (büyük olan), tanrı Ea’nın kendisi olarak tanımlanır ve Mısır masallarında takımyıldızın Nil tanrısını temsil ettiği söylenir.
Balık
Balık takımyıldızı Babil kökenlidir. Babilliler onu bir iple birbirine bağlanmış bir çift balık olarak görmüşlerdir. Takımyıldızı genellikle, canavar Typhon’dan kaçmak için kendilerini bir iple bağlayıp balığa dönüşen Venüs ve Cupid’in Roma efsanesiyle ilişkilendirilir. Geleneksel adı Alrescha (Arapça’da “kordon”) olarak da bilinen Alpha Piscium yıldızı ipin düğümünü işaret eder.

Bu takımyıldızı Yunan mitolojisinde de benzer bir hikâyeyle ilişkilendirilir. Olimposlu tanrılar Titanları ve Devleri yendikten sonra, Gaia ya da Toprak Ana, Zeus’un Titanları hapsettiği Yeraltı Dünyası bölgesi Tartarus ile birleşmiş ve dünyanın gördüğü en korkunç canavar olan Typhon’a sahip olmuşlardır. Typhon’un yüz ejderha başı vardı ve tüm gözlerinden ateş fışkırıyordu. Gaia, Typhon’u tanrıları yenmesi için göndermişti. Onun geldiğini ilk gören Pan olmuştu.
Diğer tanrıları uyarmış ve sonra kendini bir keçi balığına dönüştürerek canavardan kaçmak için Fırat nehrine atlamıştır. Keçi/balık Capricornus (Oğlak) takımyıldızı ile temsil edilir.
Tanrıça Afrodit ve oğlu Eros su perilerini yardıma çağırmış ve nehre atlamışlardır. Efsanenin bir versiyonunda, iki balık kurtarmaya gelir ve Afrodit ile Eros’u sırtlarında güvenli bir yere taşırlar. Başka bir versiyonda ise anne ve oğulun kendileri balığa dönüşmüştür.
